İstanbul Gayrimenkul Hukuk Merkezi, İstanbul merkezli olmak üzere yurt içi ve yurt dışında bulunan müvekkillerine alanında uzman miras avukatı olarak Miras Hukukundan kaynaklanan davaların açılması, yönetimi ve takibi, vasiyetnamelerin düzenlenmesinde yardımcı olmak, miras sözleşmeleri düzenlenmesi, murisin mirası reddetmesine ilişkin dava açılması, mirasın taksimi,  murislerin mirastan kaynaklanan ortaklığının giderilmesi, miras bırakanın muvazaalı işlemleri sonucu mirasçıların muris muvazaası davası açması işlemleri ve diğer tüm mirastan kaynaklanan uyuşmazlıklarda her türlü aşamada müvekkillerine avukatlık ve danışmanlık hizmeti vermektedir.

Miras Nedir?

Miras, vefat eden kişinin taşınmazları, taşınırları, paraları, hakları, kısacası bütün malvarlıkları ve borçlarıdır. Bu miras, vefat eden kişinin yasal veya atanmış olan mirasçılarına geçmektedir.

Miras Davalarına Hangi Avukat Bakar?

Miras hukukuna miras davalarında uzmanlaşmış olan miras avukatları bakmaktadır. Alanında uzmanlaşmış bu avukatlar sayesinde mirasçıların hak kayıplarının önlenmesi ve miras alacaklarının enflasyon karşısında erimeden davalar sonuçlandırılmaktadır. Biz İstanbul Gayrimenkul Hukuk Merkezi olarak uzman miras hukuku avukatlarımız ile tüm miras davalarında müvekkillerimizin yanında olmaktan, müvekkillerimize eksiksiz ve hızlı sonuç aldırmaktan mutluluk duyuyoruz.

Miras Avukatı Ne İş Yapar?

Miras avukatı; miras hukuku davalarında ve tüm işlemlerde müvekkillerine danışmanlık sağlayarak sürecin en doğru şekilde ilerlemesine destek olmaktadır. Miras avukatları; noter, mahkeme ve tüm işlemlerinde eksiksiz bir şekilde devam edebilmesi için müvekkillerine danışmanlık sağlayarak yol göstermektedirler.

Mirasçılar arasında yaşanan uyuşmazlıkların çözüme kavuşması için atılabilecek olan adımları atarlar. Ayrıca; vasiyetname düzenleme, mirastan feragat etme, mirasçı atama, miras belgesinin iptali, veraset ilamı alınması ve daha birçok işlemle müvekkillerine destek olmaktadırlar. Miras hukuku çok kapsamlı ve titizlikle çalışılması gereken bir hukuk alanı olmasından dolayı uzman avukat ile çalışılması oldukça önemlidir.

Muris Kimdir?

Muris; vefat eden veya vasiyetname düzenlemek suretiyle mirasının yasal veya atanmış mirasçılarına bırakan miras bırakandır.

Müteveffa Nedir?

Müteveffa; vefat etmiş olan miras bırakan kimselerdir. Bir kişinin müteveffa olarak kabul edilebilmesi için teknik olarak vefat etmesi gerekir. Bu vefat durumu resmiyete intikal etmemiş olsa da biyolojik olarak yaşamı kaybettiği ana tekabül eder.

Kimler Mirasçı Olabilir?

Bir kişi vefat ettikten sonra kanunen yasal mirasçıları, vefat eden kişi tarafından vasiyetname ile atanmış olan kişiler, devlet mirasçı olabilir. Yasal mirasçılar, miras bırakanın altsoyu olan çocukları ve torunları, eşi, annesi, babası, kardeşleri ve diğer akrabalarıdır.

Ayrıca evlatlık olan çocuklar da miras bırakanın altsoyudur. Mirasçıların olmadığı durumlarda veya mirasın reddedildiği durumlarda devlet mirasçı olmaktadır böylece miras devlete geçer.

miras avukati Miras AvukatıSaklı Pay Nedir?

Saklı pay; muris olan ölen kişinin mirasının mirasçılarından saklaması, kaçırması mümkün olmayan yasal olarak koruma altına alınan paydır.  Mirasçı olan kişinin bu saklı pay oranına denk gelen miktarın altında pay alması kanunun kendisine tanımış olduğu hakkı ihlal etmesi demektir.

Bu pay vefat eden kişinin mirasçılarına göre değişmektedir. Mesela miras bırakanın altsoyu olan çocukları ve nüfusta kayıtlı olan evlatlıklarının saklı pay oranı ½’dir. Yani murisin vefatından sonra altsoyu mirasçı olarak kalmışsa bu altsoyun mirası tüm mirasın yarısına tekabül etmektedir.

Miras bırakanın anne babası da mirasçıdır ve saklı pay oranları ¼’tür.  Vefat eden murisin sağ olan eşi de saklı pay oranına sahiptir ancak eşin kimlerle beraber mirasçı olduğuna göre oranı değişmektedir. Mesela murisin hayatta olan eşi; çocukları veya murisin anne-babası ile beraber mirasçı ise eşin yasal miras payının tamamı saklı payıdır.

Ancak miras bırakanın anne babası veya çocukları ile değil de 3.zümre ile beraber mirasçı olması durumunda eşin saklı pay oranı, yasal miras hakkının ¾’ü olmaktadır. Kardeşler ise 2007 yılından itibaren saklı paya sahip değildir.

Örneğin: Vefat eden kişinin mirasçısı olarak altsoyu 2 çocuğu ve eşi kalmıştır. Bu durumda çocukların her birinin miras payı 3/8 ancak saklı pay oranları 3/16’dır. Eşin ise yasal miras payı ¼, saklı pay oranı da yasal miras payının tamamı olduğundan 1/4 olmaktadır.

Miras Sözleşmesi Nedir?

Miras sözleşmesi; hayatta olan bireyin, vefat ettikten sonra mirasının kimlere ne şekilde bırakacağını düzenlediği sözleşmedir. Miras Sözleşmesi, kişinin mirasını istediği şekilde paylaştırmasını kolaylaştırmak amacıyla vefat etmeden önce düzenlenir. Böylece mirasta istenilen kısım istenilen kişilere bırakılabilmektedir.

Miras Sözleşmeleri; mirastan feragat sözleşmesi, ivazlı miras sözleşmesi gibi farklı tiplerde yapılabilmektedir. Yani miras sözleşmesi ile bir kişinin mirastan feragat etmesi de düzenlenebilir yasal olmaya mirasçının mirastan pay sahibi olması da düzenlenebilir. Ancak hukuken bağlayıcılığa sahip geçerli bir miras sözleşmesinin noterde gerçekleşmesi gerekmektedir. Aksi halde hukuken yok hükmündedir. Hukuka uygun şekilde düzenlenen miras sözleşmesi murisin ölümü akabinde etkili olmaktadır.

Vasiyetname Nedir? Vasiyetname Türleri Nelerdir?

Vasiyetname, ayırt etme gücüne sahip olan kişinin vefat etmeden önce malvarlığının kime ne oranda nasıl bırakacağını yazmış olduğu belgedir. Ölüm ile sonuç doğuracağı için ölüme bağlı tasarruftur. Muris, vasiyetname ile mirasçıların yasal haklarını ihlal etmemelidir. Vasiyetname ile bir mirasçıyı mirastan yoksun kılmak da mümkün değildir. Vasiyetname; resmi, el yazılı veya sözlü şekilde yapılabilir.

  • Resmi Vasiyetname; murisin mirasını paylaştırdığı ve iki tanık ile noter huzurunda düzenlenmektedir.
  • El yazılı vasiyetname; murisin vasiyetini tamamı ile el yazılı yazılmalı ve tarih yazılmalıdır.
  • Sözlü vasiyetname; miras bırakanın yazılı ve resmi vasiyetname düzenleme durumda değilse sözlü vasiyetname yapılabilir.

Miras Payları Nasıl Hesaplanır?

Bir kişinin vefatı durumunda, mirasın paylaşımı çeşitli faktörlere bağlı olarak değişebilir. Örneğin, eğer ölen kişinin eşi hayatta değilse, miras genellikle doğrudan çocuklar arasında eşit olarak bölüştürülür.

Eğer vefat eden kişinin çocukları ve eşi hayattaysa, eş mirasın 1/4 oranını alırken, çocuklar geri kalanını eşit şekilde paylaşırlar. Bu durumda, mirasın paylaşımı hukuki düzenlemelere ve geriye kalan mirasçılara bağlı olarak değişiklik gösterebilir.

Bu hukuki düzenlemelerde, ölen kişinin mirasçılarının dereceleri ve var olan ilişkileri göz önüne alınır. Vefat eden kişinin eşi, altsoyu, anne-babası veya diğer yakın akrabaları gibi faktörler, mirasın nasıl paylaşılacağını belirlemede etkilidir.

Tabi her durumda, mirasın hukuki olarak düzenlenmesi ve paylaşılması, yerel yasalara ve vefat eden kişinin vasiyetine bağlı olarak değişiklik gösterebilir.

Örneğin vefat eden kişinin 3 çocuğu ve 1 eşi sağ olarak mirasçıdır. Bu durumda eş mirasta ¼ pay oranına sahip çocuklar toplam ¾ pay oranına sahip bu durumda her bir çocuğun payı da 1/4 ‘tür. Ancak eş muristen önce vefat etmişse miras direkt çocuklar arasında eşit olarak pay edilir.

Örneğin murisin çocuğunun olmadığı durumlarda ise ana-baba ve eş arasında miras paylaşılır. Bu durumda eşin yasal miras oranı 1/2’dir. Geri kalan ½ miras da ana-baba arasında pay edilir yani ana 1/4, baba ¼ miras payına sahip olacaktır.

Miras Nasıl Paylaşılır?

Miras hukuku, vefat eden bir kişinin mal varlıklarının kanuni düzenlemelere uygun olarak belirlenen kişilere belirli oranlarda geçişini ve paylaşımını düzenler. Tereke terimi, murisin aktif ve pasif tüm malvarlıklarını ifade etmektedir. Mirasın paylaşılması işlemi ise murisin malvarlıklarından oluşan terekenin yasal veya atanmış olan mirasçılarına paylaştırılmasıdır.

Bu yasal mirasçılar kanunlar ile düzenlenmiş olan murisin altsoyu, eşi, ana-babası, akrabaları olan mirasçılardır. Atanmış olarak ifade edilen mirasçılar ise murisin vasiyetname veya sözleşmeler ile seçmiş olduğu mirasçılardır.

Miras Hukuku Nedir?

Miras hukuku, bireylerin vefatı veya gaipliği durumlarında kendilerine ait olan aktif ve pasif tüm varlıkların hangi mirasçısına ne oranda paylaştırılması gerektiğini düzenler.

Miras Davaları Nelerdir?

Miras davaları; terekenin tespiti, tenkis, vasiyetnamenin iptali, terekenin korunması, mirastan feragat sözleşmesinin iptali, muris muvazaası gibi miras hukukunu ilgilendiren birçok dava miras davasıdır.

Tereke Tespit Davası

Tereke davası ; Murisin vefatı ile yasal ve atanmış olan mirasçılarına mirasının intikal etmesi için öncelikle mirasların tespiti gerekmektedir. Bu araştırma ve tespit için mirasçılar terekenin tespiti dava açabilmektedir. Böylece murisin taşınır taşınmaz malvarlıkları, banka hesaplarındaki meblağlar, hisse senetleri gibi tüm varlıkların tespiti yapılır. Böylece mirasçılar muristen kalan varlıkları eksiksiz olarak intikal ettirebilir ve borçlardan sorumlu olabilirler.

Miras Davası Nasıl ve Ne Kadar Süre İçinde Açılır?

Miras davaları murisin vefat etmesi veya gaiplik kararının verilmesi ile açılmaya başlanabilir. Mirasçılar tarafından mirasçılık belgesi alınır terekenin tespiti davası ile murisin tüm terekesinin aktif ve pasifleri ile eksiksiz tespiti yapılır. Böylece mirasçılar alacak ve borçlardan sorumlu olurlar. Dava süreçleri davanın konusu ve karmaşıklığına göre değişiklik gösterebilmektedir.

Ayrıca mirasçılara yapılan tebliğlerin ulaşması, mirasçıların satış ve devir gibi işlemlere onay verme süreleri gibi faktörler de süreci etkileyebilmektedir. Ancak en doğru ve hızlı süreç açısından mirasçıların bir avukata danışması ve süreci avukat ile takip etmesi hak kayıplarının önüne geçmek ve zaman kaybını önlemek açısından önemlidir.

Miras Avukatının Görev ve Sorumlulukları Nelerdir?

Miras avukatı; müvekkillerinin miras hukuku davalarında, uyuşmazlıklarda, tüm işlemlerinde hak kaybına uğramaması için en doğru danışmanlığı vermekle görevlidir. Dava ve işlemlerin eksiksiz ve zamanında yapılabilmesi için müvekkillerini bilgilendirir ve işlemlerde destek olurlar.

Hem bir avukat hem de danışman olan bu uzman avukatlar müvekkillerinin miras hukuku gibi karmaşık bir alanda hiçbir şekilde hak kaybı yaşamaması için titizlikle çalışmaktadırlar. Bizler de İstanbul’un uzman miras avukatları olarak müvekkillerimizin yanında olmaktayız.

Miras Avukatı Hangi Davalara Bakar?

Miras avukatı;

  • Miras sözleşmesi hazırlanması,
  • Tereke tespit davası,
  • Ortaklığın giderilmesi davası,
  • Tenkis davası,
  • Mirasçılık belgesi alınması,
  • Muris muvazaası davası,
  • Mirasın reddi davası gibi miras hukukundan kaynaklanan tüm davalara ve işlemlere bakmaktadır.

Miras Davalarına Yetkili ve Görevli Mahkeme Nedir?

Miras davalarında görevli ve yetkili mahkemenin neresi olduğu davanın türüne ve işleme göre değişiklik gösterebilmektedir. Mesela terekenin tespiti davasında görevli ve yetkili mahkeme miras bırakanın son yerleşim yeri sulh hukuk mahkemesi iken tapu tescili davasında ile görevli ve yetkili mahkeme taşınmazın bulunduğu yer asliye hukuk mahkemesidir.

Miras Avukatı Seçerken

Miras avukatı seçerken avukatın uzmanlaşmış olduğu alana göre seçim yapılmalıdır. Hukukun birçok alanı bulunmaktadır haliyle hepsinde uzman olmak oldukça zordur.

Bu sebeple avukatlar ilgilendikleri alana göre uzmanlaşabilmektedirler. Miras avukatı seçerken de her türlü hak kaybını önlemek ve zamandan tasarruf edebilmek için alanında uzman olan miras avukatları ile çalışılması önemlidir. Miras avukatı seçerken daha önce miras hukuku alanında çalışmış ve çalışıyor olan avukat seçilmesi süreç açısından daha sağlıklı olmaktadır.

Miras Davalarında Avukatlık Vekalet Ücreti

Miras davalarında avukatlık vekalet ücreti; Türkiye Barolar Birliği tarafından yayınlanan avukatlık asgari ücret tarifesi de göz önüne alınarak sözleşme serbestisi kapsamında belirlenir. Bu ücret asgaridir daha altında bir ücret belirlenemez ayrıca avukatın uzmanlığı, sürecin karmaşıklığı ve uzunluğu gibi birçok faktör ücretin belirlenmesinde etkili olmaktadır.

Dava Harç ve Masrafları Ne Kadar Tutar?

Dava harç ve masrafları davanın konusuna bağlı olarak değişmektedir. Bu sebeple net bir tutar söylemek mümkün değildir. Bu davaların uzayabilmesi ve karmaşık olabiliyor olması sebebiyle dava açıldığı zamandan sonra avukatlık asgari ücret tarifesi değişebildiği gibi harçlar ve masraflar da değişebilir.

Mirasçılık Belgesini Nasıl Alabilirim?

Murisin ölmesi veya gaiplik kararının kesinleşmesinin akabinde murisin mirasçılarının belirlenmesi ve mirasçılarının miras paylarının belirlenmesi amacıyla mirasçılık belgesi alınır. Mirasçılık belgesi, murisin mirasçıları tarafından noterden veya sulh hukuk mahkemesinden alınabilir ve bu belgede tüm mirasçılar belirlenmiş olur.

Yani yalnızca bir mirasçının mirasçılık belgesi davası açması ile diğer mirasçılar da bu belgeye sahip olurlar. Bu belgede bir yanlışlık veya eksiklik olduğu düşünüldüğü takdirde mirasçılık belgesinin iptali davası da açılabilmektedir.

Hangi Durumlarda Miras Davaları Açılır?

Miras davaları tüm uyuşmazlık ve belirsizlik durumlarında açılabilmektedir. Murisin vefatından sonra mirasçıların mal paylaşımında anlaşamamaları durumunda veya direkt mirasçıların tayini konusunda anlaşmazlık durumlarında miras davaları açılabilir. İlk olarak mirasçılık belgesi alınarak mirasçıların miras payları tespit edilebilir. Murisin terekesinin tespiti için de dava açılabilir. Murisin hisse senetleri, taşınır taşınmaz tüm varlıkları böylece tespit edilebilir.

Miras Davaları Ne Kadar Sürer?

Miras davaları; davanın karmaşıklığı, tarafların zamanında hareket etmesi, mahkemelerin yoğunluğu, delillerin toplanması gibi birçok faktörden etkilenerek süresi değişmektedir. Ancak yine de ortalama 1-2 yıl gibi bir sürede sonuçlandığı görülmektedir. Tabi maalesef bazı davaların taraf sayısı ve iş yükü de göz önüne alındığında 5-10 yılı bulabildiği de görülmektedir.

Birinci Derece Mirasçılar Kimlerdir?

Birinci derece yasal mirasçılar murisin altsoyudur. Miras bırakanın evlatlığı, çocukları, torunları ve diğer altsoyları 1.zümre yasal mirasçılarıdır. Murisin ana-babası 2.zümre mirasçılarıdır. Eş ise bir zümreye mensup değildir. Diğer mirasçılar ile birlikte yasal mirasçıdır. Hangi zümre ile mirasçı olduğu ile miras payı oranında önemlidir. Mesela 1.zümre ile beraber mirasçı iken ¼ miras payı vardır ancak 2.zümre ile beraber mirasçı olması durumunda ½ miras payı oranına sahiptir.

Atanmış ve Yasal Mirasçı Kavramları

Miras bırakan; vasiyetname veya miras sözleşmesi ile mirasçı atayabilmektedir. Bu tür mirasçılar atanmış mirasçılar olarak adlandırılmaktadır. Yasal mirasçılar ise miras bırakanın kanun tarafından mirasçısı sayılan kişilerdir. Miras bırakanın anne babası, çocuğu, eşi yasal mirasçıdır.

Miras Davalarında Avukat Tutmalı Mıyım?

Miras Hukuku; hukukun karmaşık alanlarından biri olmakla beraber titizlikle takip edilmediği sürece hak kaybının ortaya çıkması oldukça muhtemeldir. Bu sebeple miras davalarında hak kaybını önlemek ve sürecin hızlı ve doğru ilerlemesini sağlamak amacıyla uzman bir avukat ile dava ve işlemlerin yürütülmesi dava süreci açısından önemlidir.

Mutlaka avukat tutmak zorunlu değildir ancak avukat tutulması daha etkili, daha doğru, daha hızlı sonuç alınması açısından önemlidir. Neticede bu konuda uzman olan avukatlardan danışmanlık almak uyuşmazlıkların çözümlenmesi için önemlidir.

Reddi Miras Nedir? Neden Yapılır?

Reddi miras; murisin vefatı ile atanmış veya yasal mirasçılarının kalan mirası reddetmesidir. Reddi miras veya mirasın reddi olarak adlandırılan bu işlem ile mirasçı murisin tüm alacak ve borçlarını reddetmiş olacaktır. Reddi miras genellikle murisin borcunun alacağından fazla olduğu ve mirasçının kendi malvarlığı ile de sorumlu olduğu durumlarda başvurulan işlemdir.

Miras bırakan mirasçısına toplamda değeri iki milyon eden alacak ve malvarlığı bırakmış iken üç milyon borç bırakması durumunda mirasçı borçlardan sorumlu olmamak amacıyla mirası reddeder ve hem alacak hem borçlar açısından mirasçı olmaz.

Muris Muvazaası Nedir?

Vefat eden muris, vefat etmeden önce mirasçılarından birine karşılıksız olarak bir malvarlığını vermesi durumunda diğer mirasçıların miras payları azalmaktadır. Böyle bir durumda mirası azalan mirasçılar tarafından muris muvazaası davası açılabilmektedir. Bu muvazaalı işlem genellikle görünüşte satış veya ölünceye kadar bakma sözleşmesi gibi yapılmaktadır.

Örneğin; bir baba mirasçısı olan 2 erkek 1 kız toplam 3 çocuğundan kız çocuğuna miras bırakmak istemediği için adına tescilli olan taşınmazları erkek çocuklarına satış işlemi gibi göstererek bedelsiz olarak devretmiş olabilir. Böyle bir durumda her ne kadar satış gibi gösterilse de bedel alınmadığı için muris mal kaçırmış olmaktadır. Hak kaybına uğratılan mirasçı kız dava açarak hakkını arayabilir.

Ölünceye Kadar Bakma Sözleşmeleri

Ölünceye kadar bakma sözleşmeleri; taraflardan birinin bakma borcunu yüklenmesi diğerinin ise bu bakılma sonucu bakana malvarlığını bırakmasıdır. Bakan taraf, kendisine baktırana ölünceye kadar bakacak ve bakımı için özenli davranacak. Bunun karşılığında kendisine baktıran kişi bakana bir mal bırakacaktır. Bu sözleşme ivazlı olarak yapılmaktadır. Ancak bu işlemin günümüzde genelde mirasçıdan mal kaçırmak için yapıldığı görülmektedir.

Muris, mirasçılarından biri ile ölünceye kadar bakma sözleşmesi düzenler ancak bu yalnızca görünüşte bir sözleşme olarak kalır ve kendisine bakıldığı iddia edilen muris, aslında bakıma ihtiyacı olmadan yalnızca sözleşme gereği bir malvarlığını bırakmak için bu sözleşmenin tarafı olur. Bu durumda kendisinden mal kaçırılan mirasçılar muris muvazaası davası açabilir.

Miras Davalarında Tenkis

Miras bırakan, vefat etmeden önce mirasçılarının yasal miras payları üzerinde tasarrufta bulunmuş ise mirasçılar tenkis davası açarak hakkı olan payını alabilir. Her mirasçının yasal mirası vardır ancak bazen muris, mirasçısını mirasından mahrum etmek amacıyla vefat etmeden önce tasarrufta bulunmaktadırlar. Tenkis davaları ile murislerin bu işlemleri iptal edilebilmektedir.

Mirasta Kız Çocuklarının Durumu

Kişi vefat ettikten sonra mirasçısı olan altsoy çocukları varsa bunlar arasında ayrım yapılmaksızın payı oranında mirasçı olurlar. Burada altsoyun cinsiyeti önem arz etmemektedir. Laik bir devlet yapısına sahip olduğumuzdan ötürü bu konuda ülkemizde hiçbir cinsiyete imtiyaz tanınmamıştır.

Cahiliye döneminde kız çocukları babalarının malvarlıkları üzerinde herhangi bir hakka sahip değillermiş. İslam’a göre ise kadının miras payı erkeğin miras payının yarısı kadardır ancak bunlar ülkemizde uygulanmamaktadır. Maalesef hala cahiliye dönemindeymiş gibi davranılarak kız çocuklarından mal kaçırma girişiminde bulunan ebeveynler olsa da mal kaçırıldığını düşünen mirasçı, muris muvazaası davası açarak bu işlemi iptal ettirebilir.

Mirastan Feragat ve Mirasın Reddi

Mirastan feragat edilmesi durumunda mirasçının miras ile bir bağı kalmayacaktır. Mirasta payı olmayan miras diğer pay sahiplerine mirastan feragat eden ölmüş gibi pay edilecektir. Mirasın reddi durumu ise yukarıda da detaylı açıkladığımız üzere mirası istemeyen mirasçının tüm mirası aktif ve pasifleri ile reddetmesidir.

Miras Avukatı Ücreti

Miras avukatı ücreti; avukatlık asgari ücret tarifesine göre belirlenen ücret üzerinden belirlenmektedir. Bu ücret en az olması gereken ücrettir. Davanın karmaşıklığı ve sürece bağlı olarak ücret değişebilmektedir.